ABD’nin Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), yatırım şirketlerinin müşteriler adına Bitcoin yatırımı yapabilmesine yeşil ışık yaktı.
Bu onay ile birlikte, spot bitcoin borsalarında işlem gören Borsa Yatırım Fonları (ETF’ler) artık emeklilik fonları dahil olmak üzere çeşitli yatırım portföylerinde yer alabilecek. Bu karar, kripto para yatırımcıları arasında sosyal medyada büyük bir heyecan yarattı ve Borsa Yatırım Fonları’nın popülaritesini bir kez daha artırdı.”
ETF NEDİR?
ETF’ler, yatırımcılara, tek tek satın almadan birçok farklı varlığa birden yatırım yapma imkanı sunan portföy çeşitleridir.” ETF’ler piyasa koşullarında hisse senetleri gibi işlem görüyor ve değerleri, içerdikleri varlıkların anlık performansına bağlı olarak değişiyor. Bu fonlar, altın ve gümüş gibi değerli metallerden, büyük teknoloji ve sigorta şirketlerinin hisselerine kadar geniş bir yelpazede varlıklar içerebilir.
Daha önce bazı ETF’ler, Bitcoin’e dolaylı yollarla yatırım yapabiliyordu. Ancak şimdi, spot Bitcoin ETF’lerin onaylanmasıyla, yatırımcılar doğrudan ve anlık piyasa fiyatları üzerinden gün boyu Bitcoin’e yatırım yapma imkanına sahip olacaklar.
Yatırımcıların ilgisini çeken bir gelişme yaşandı: Blackrock ve Fidelity gibi 10’dan fazla büyük yatırım şirketi, uzun süredir SEC‘in onayını bekliyorlardı ki, Bitcoin için kendi ETF’lerini oluşturabilsinler. Nihayet, bu bekleyişin sonunda ilk onay alındı.
Bu onay, yatırımcılara Bitcoin’e daha kolay erişim sağlayacak. Artık, dijital cüzdan oluşturmadan ya da karmaşık kripto para piyasalarında gezinmeden, doğrudan Bitcoin yatırımı yapabilecekler.
Bu hamleyle, yatırım şirketlerinin Bitcoin piyasasına milyarlarca dolar taşıması bekleniyor. Bazı kripto para analistleri, bu durumun Bitcoin fiyatı üzerinde sınırlı bir etki yaratacağını öne sürüyorlar. Bunun nedeni, Bitcoin ETF’lerinin diğer ülkelerde zaten yaygın olması.
Ancak, Amerikan yatırım devlerinin piyasaya girmesiyle Bitcoin’in değerinde artış bekleniyor, çünkü talep artacak.
Bitcoin’in fiyatı oldukça dalgalı bir seyir izliyor. 2021’de 70 bin dolara ulaşan birim fiyatı, 2022’de 16 bin dolara kadar düşmüştü. Ancak 2023’te, özellikle Bitcoin ETF’lerinin onaylanacağı beklentisiyle fiyat istikrarlı bir şekilde arttı ve bugün itibarıyla 44 bin dolardan işlem görüyor.
2008’de Satoshi Nakamoto takma adlı bir internet kullanıcısı tarafından ortaya atılan bir fikir olarak başlayan Bitcoin, bugün hala en değerli ve en tanınmış kripto para birimi olarak duruyor. Bitcoin’in değeri, binlerce kripto para, token ve blokzincir teknolojisine dayalı ürünleri içeren endüstri için bir gösterge olarak kabul ediliyor.
Ekosisteme yeni nakit girişiyle, genel olarak kripto para teknolojisinde bir yükseliş bekleniyor.”
Kararın kripto para ekosistemine etkileri ne olacak?
Yeni alınan karar, Bitcoin kullanımının geleceği üzerinde önemli bir etki yaratıyor. Bu karar, bazılarına göre, finans dünyasının Bitcoin’i artık daha ciddiye aldığının bir işareti olarak kabul ediliyor ve kripto para birimini spekülatif bir varlık olmaktan daha fazlası haline getiriyor.
Bitcoin’i ‘dijital altın’ olarak görenler için, dünya çapındaki büyük varlık yönetim şirketlerinin denetleyici kurumların gözetimi altında kripto para piyasasına yönelmeleri, bu görüşü destekleyen güçlü bir kanıt oluşturuyor.
Öte yandan, kripto paranın geleneksel finans sistemlerine alternatif olarak, insanları güçlendiren bir araç olduğunu savunanlar da var. Bitcoin’in mucitlerinin, yatırım bankacılarının dolar zengini olmak için Bitcoin satın almasını planlamadıkları açık.
Bununla birlikte, sosyal medya üzerinde Bitcoin yatırımcıları arasında, yatırımlarından zenginlik beklentisi yaygın bir duygu olarak öne çıkıyor.
Peki Ya Risk?
Bitcoin‘in değerindeki ani ve beklenmedik değişiklikler, yatırımcıların, dijital para ile ilişkili ETF’ler konusunda dikkate alması gereken büyük bir riski temsil ediyor.
Bununla birlikte, ETF’ler genellikle yüksek risk ve yüksek getiri vaadiyle pazarlanan ürünlerdir.
Bitcoin ve diğer kripto paraların karşı karşıya olduğu bir diğer risk ise siber suçlardır. Kripto para şirketleri, büyük ve maliyetli siber saldırılar sonucunda önemli miktarda para kaybına uğradılar.
Eğer Blackrock gibi büyük şirketler Bitcoin’de önemli pay sahibi olursa, bu durum onları siber güvenlik alanında daha önce karşılaşmadıkları zorluklarla yüzleştirebilir.
Ayrıca, Bitcoin madenciliği ve işlemleri, dünya çapında güçlü bilgisayarlar gerektiriyor ve bu da çevresel bir maliyet oluşturuyor. Yenilenebilir enerji kullanımının artmasıyla birlikte, yatırımcı şirketlerin Bitcoin’in çevresel etkilerini, özellikle çevresel, sosyal ve kurumsal yönetişim (ESG) konularında endişeli olan yatırımcıların beklentileriyle nasıl dengeleyeceği zamanla ortaya çıkacak.
Binance Kurucusu Changpeng Zhao CZ İstifayı Kabul Edip Suçunu İtiraf Etti
