espor, dünya genelinde milyonlarca izleyiciye ulaşıp devasa bi sektör haline gelirken türkiyede maalesef aynı hızda gelişemedi. 2000’lerin başında dark passage gibi öncü takımlarla başlayan serüven, 2010’larda beşiktaş, fenerbahçe ve galatasaray gibi büyük kulüplerin league of legends takımları kurmasıyla bi ivme kazandı gibi göründü. ama gelgelelim, 2025’e geldiğimizde hala bi arpa boyu yol alınmış değil. peki neden? işte türkiyede esporun rezalet olmasının temel sebepleri.
1. kurumsallaşma eksikliği ve federasyon sorunları
türkiyede esporun en büyük problemi, kurumsal bi yapının bir türlü oturamaması. 2011’de türkiye dijital oyunlar federasyonu kuruldu ama ömrü sadece iki yıl sürdü, 2013’te kapatıldı. sonra 2018’de türkiye elektronik sporlar federasyonu (tesfed) devreye girdi. tesfed’in varlığı bi umut ışığı olsa da, bu federasyonun etkisi ve organizasyon gücü tartışılır. tesfed’in düzenlediği turnuvalar genelde düşük bütçeli, organizasyonlar özensiz ve çoğu zaman profesyonel bi yaklaşım görmek mümkün değil. örneğin, tesfed onaylı zula türkiye kupası gibi etkinlikler oldu ama bu turnuvaların uluslararası arenada bi etkisi yok. türkiyede esporun resmi bi spor dalı olarak tanınması güzel bi adım, ama bu tanınma kağıt üzerinde kalmış gibi. lisanslı esporcu sayısı 2021’de 8 bini geçmişti, şimdi daha da artmıştır ama bu oyuncuların çoğu profesyonel bi kariyer yapamıyor. neden? çünkü federasyon, oyunculara ve takımlara yeterli desteği sağlayamıyor, sponsorlukları organize edemiyor ve esporu geliştirecek somut projeler üretemiyor.
2. sponsorluk ve finansman eksikliği
esporun büyümesi için para şart, ama türkiyede bu konuda büyük bi sıkıntı var. dünya çapında intel, redbull, coca-cola gibi dev markalar espora milyonlarca dolar yatırırken, türkiyede sponsorluk genelde küçük çaplı ve yetersiz. bi ara vodafone freezone gibi markalar genç oyunculara destek verdi, ama bu destekler genelde kısa vadeli kampanyalarla sınırlı kaldı. bi de işin acı tarafı, sponsorlukların çoğu kumar sitelerinden geliyor. bu durum hem sektörü gölgede bırakıyor hem de markaların espora güvenini azaltıyor. mesela, türkiyede espor takımlarının çoğu oyuncularına düzgün maaş bile ödeyemiyor. 2018’de riot games türkiye ülke müdürü bora koçyiğit, türkiye şampiyonluk ligi’nde oynayan bi oyuncunun ayda 15-20 bin lira kazandığını söylemişti. ama bu rakamlar sadece büyük takımlardaki oyuncular için geçerli, çoğu oyuncu bu paranın yanına bile yaklaşamıyor. 2025’e geldiğimizde, ekonomik krizin de etkisiyle bu rakamlar daha da eridi. takımlar sponsor bulamayınca oyunculara ya çok düşük ücretler ödüyor ya da ödeme yapamıyor, bu da yetkin oyuncuların yurtdışına gitmesine neden oluyor.
3. yetkin oyuncu havuzunun küçüklüğü ve yurtdışına kaçış
türkiyede genç nüfus fazla, internet kafe kültürü de yaygın. yani aslında espor için müthiş bi potansiyel var. ama bu potansiyel bi türlü değerlendirilemiyor. neden mi? bi kere, türkiyede esporcu olmak isteyen gençler genelde ailelerinden destek göremiyor. “oyun oynayarak mı para kazanacaksın?” önyargısı hala çok yaygın. bu yüzden çoğu genç, espor kariyerine başlamadan pes ediyor. bi de türkiyede profesyonel bi esporcu olmak için yeterli altyapı yok. mesela, yurtdışında oyuncular akademi takımlarıyla yetişiyor, düzenli antrenman yapıyor ve koçlarla çalışıyor. türkiyede ise çoğu oyuncu kendi kendine bi şeyler yapmaya çalışıyor. bu da yetkinlik seviyesini düşürüyor.
dahası, türkiyede başarılı olan oyuncular genelde yurtdışına kaçıyor. mesela, valorant oyuncusu cned, ispanyol takımı acend’e transfer oldu ve orada parladı. cs:go’da xantares, alman takımı big’de oynuyor. türkiyede kalsalar belki bu kadar yükselemezlerdi, çünkü buradaki takımlar onlara yeterli imkan sunamıyor. bu oyuncuların yurtdışına gitmesi türkiye espor sahnesini daha da zayıflatıyor, çünkü yerlerine yeni yetenekler yetiştirilemiyor.

4. altyapı ve organizasyon eksikliği
türkiyede espor arenaları açıldı, mesela zula’nın nonstop zula espor merkezi ya da league of legends’ın avrupa’nın en büyüğü diye lanse edilen arenası. ama bu mekanlar genelde tek bi oyuna odaklanıyor ve geniş kapsamlı bi ekosistem yaratamıyor. bi de organizasyonlar genelde özensiz. mesela, ülker spor ve etkinlik salonu’nda yapılan lol türkiye finali 12 bin seyirci çekti, 1,5 milyondan fazla kişi canlı yayınlardan izledi. ama bu etkinliklerin prodüksiyon kalitesi genelde düşük, yayınlarda teknik sorunlar yaşanıyor ve seyirci deneyimi yeterince iyi değil. yurtdışında the international gibi turnuvalar milyonlarca dolarlık prodüksiyonlarla yapılırken, türkiyede bu seviyeye yaklaşmak bile hayal.
bi de şu var: türkiyede espor merkezleri genelde büyük şehirlerde yoğunlaşıyor. anadolu’da espora ilgi duyan gençler için neredeyse hiç imkan yok. internet kafe kültürü bi nebze yardımcı olsa da, buralarda profesyonel bi ortam bulmak imkansız. bu da yetkin oyuncu havuzunun büyümesini engelliyor.
5. izleyici kitlesinin sınırlı kalması ve kültürel bariyerler
esporun türkiyede büyümesi için geniş bi izleyici kitlesine ihtiyacı var, ama bu kitle bi türlü genişleyemiyor. bi kere, türkiyede espor genelde 13-26 yaş arası gençler arasında popüler. daha geniş bi demografiye hitap edemiyor. bunun sebebi de esporun hala “ciddi bi spor” olarak görülmemesi. mesela, futbol maçlarını 7’den 70’e herkes izler, ama espor maçlarını genelde sadece oyuncular ya da oyun meraklıları takip ediyor. bu da sponsorların ilgisini azaltıyor, çünkü markalar geniş kitlelere ulaşmak istiyor.
bi de türkiyede esporun tanıtımı yeterince yapılmıyor. yurtdışında twitch, youtube gibi platformlarda espor yayınları milyonlarca izlenirken, türkiyede bu rakamlar çok düşük. bunun sebebi hem yayın kalitesinin düşük olması hem de espor kültürünün oturmaması. insanlar esporu hala “çocuk oyunu” olarak görüyor, bu da sektörün ciddiye alınmasını engelliyor.
6. oyun çeşitliliğinin azlığı ve küresel rekabette geride kalmak
türkiyede espor genelde league of legends ve valorant gibi birkaç oyuna sıkışmış durumda. dünya çapında dota 2, fortnite, pubg mobile gibi oyunlar büyük turnuvalarla milyonlarca dolar ödül dağıtırken, türkiyede bu oyunlara yeterince ilgi yok. mesela, dota 2’nin the international turnuvası 40 milyon dolarlık ödül havuzuna sahip, ama türkiyede bu oyunda rekabet eden ciddi bi takım yok. bu da türkiye esporunun küresel arenada geride kalmasına neden oluyor.
bi de türkiyede yerel oyunlar var, mesela zula. ama bu oyunlar genelde uluslararası arenada tutunamıyor. zula’nın kendi espor sahnesi var, ama bu sahne türkiye dışına çıkamıyor. türkiyede esporun gelişmesi için daha geniş bi oyun yelpazesine ve uluslararası rekabete ihtiyaç var, ama bu konuda adım atılmıyor.

7. ekonomik kriz ve sektörel daralma
2025’te türkiyede ekonomik krizin etkileri her sektörü olduğu gibi esporu da vurdu. sponsorluk bütçeleri azaldı, takımlar oyuncularına ödeme yapmakta zorlanıyor ve turnuva ödülleri eridi. mesela, 2018’de 1 milyar dolara ulaşan küresel espor pazarı 2025’te 1,8 milyar dolara yükseldi, ama türkiyede bu büyümeden pay alınamadı. ekonomik sorunlar yüzünden takımlar kapanıyor, oyuncular sektörü bırakıyor ve yeni yatırımlar gelmiyor. bu da esporun türkiyede daha da gerilemesine neden oluyor.
8. bağımlılık algısı ve toplumsal önyargılar
türkiyede esporun bi diğer sorunu, toplumun bu alanı “bağımlılık”la eşleştirmesi. evet, esporun bağımlılık riski var, özellikle gençler arasında. ama bu algı, esporun tamamen zararlı bi şeymiş gibi görülmesine neden oluyor. mesela, yeşilay’ın 2020’de yayınladığı bi yazıda, esporun bağımlılık açısından ciddi riskler taşıdığı belirtilmişti. bu tür söylemler, esporun ciddiye alınmasını engelliyor. halbuki espor, zeka, strateji ve takım oyunu gerektiren bi alan. yurtdışında bu algı kırılmış durumda, ama türkiyede hala “bilgisayar başından kalk, gerçek spor yap” mantığı hakim.
sonuç: türkiyede esporun geleceği ne olacak?
türkiyede esporun rezalet durumda olmasının temel sebepleri bunlar: kurumsallaşma eksikliği, finansman sorunları, altyapı yetersizliği, yetkin oyuncu havuzunun küçüklüğü, izleyici kitlesinin sınırlı kalması, oyun çeşitliliğinin azlığı, ekonomik kriz ve toplumsal önyargılar. peki, bu işin çözümü yok mu? bence var, ama ciddi adımlar atılması lazım. mesela, tesfed’in daha aktif bi rol oynaması, sponsorlukları artırmak için markalarla iş birliği yapması gerek. bi de genç oyunculara destek olacak akademi takımları kurulmalı, altyapı güçlendirilmeli. türkiyede esporun gelişmesi için hem devletin hem de özel sektörün elini taşın altına koyması şart. yoksa bu potansiyel heba olup gidecek, ve türkiye espor sahnesi yurtdışındaki başarı hikayelerini sadece izlemekle yetinecek. sen ne düşünüyorsun, türkiyede esporun bu hale gelmesinin başka sebepleri var mı sence?
TÜRKİYE’DE ESPOR NEDEN REZALET
5Mid, farkıyla anime evrenine yolculuk yapın! Bizimle birlikte animelerin en can alıcı detaylarını, son dakika haberlerini ve unutulmaz önerileri bulabilirsiniz.
MyAnimeList, anime severlerin kendi listelerini oluşturduğu, anime dünyası hakkında bilgi alışverişinde bulunduğu ve anime serilerini değerlendirip sıraladığı küresel bir topluluktur. Bu platformda, animeler hakkında derinlemesine bilgiler, kullanıcı yorumları ve önerileri bulabilir, kendi izleme alışkanlıklarınızı kaydedebilir ve benzer zevklere sahip bir toplulukla etkileşimde bulunabilirsiniz.
Scipio Africanus: Roma’nın Askeri Dâhisi ve Efsanevi Yolculuğu – 5mid.com