Sizler için şampiyon hikayelerini derlediğimiz serimizin bugünkü bölümünde “Ayaz Okçu- Ashe”i konuk alıyoruz.
Oyun içinde nişancı rolünde bulunan Ashe, Freljord’un önde gelen isimlerinden biri. Oyun içinde de “Ayaz Okçu” temasını yansıtan karakterimiz, Freljord’daki büyük kabilelere sahip kişilerden biri.
Buzdoğan çocuk
Anaerkil bir Freljord kabilesi olan Avarosa’nın şefi Grena’nın çocuğu olan Ashe bir “Buzdoğan”dı. Peki bu Buzdoğan ne demek? Buzdoğanlar normal insanlardan farklı olarak “Gerçek Buz” dediğimiz, aşırı güçlü ama normal bir insanın tutamayacağı derecede soğuk olan maddeyi kullanabilen, bunun yanı sıra farklı kabiliyetleri de olan nadir savaşçılar olarak biliniyor. Gerçek Buz’u kullanabilmeleri özellikle Freljord gibi soğuk bir memlekette çok büyük bir avantaj. Buzdoğan olmasının yanı sıra kabile şefinin kızı olması insanların ondan büyük şeyler beklemesine sebep oluyordu. Bu büyük beklentiler yüzünden Ashe çocukken kendini hep yalnız hissetti.
Gerçek arkadaşlık
Yalnız hissetmesine rağmen aslında bunları ona unutturabilen bir arkadaşı vardı. Avarosa’nın kardeş kabilelerinden birine üye olan ve Ashe’le yaşıt olan Sejuani, kızın en yakın arkadaşıydı. Çocuklukları beraber geçen iki kız, ergenlikten hemen önce ayrılmak zorunda kaldı. Kardeş bir kabile olmasına rağmen artık ne yaptıysa Ashe’in annesi Grena, Sejuani’nin kabile şefini kızdırmıştı ve iki kabile arasındaki dostluk böylece son bulmuştu.
Efsanevi savaşçı
Bu olaydan sonra Grena, kabilesiyle birlikte “Avarosa’nın Tahtı” adı verilen, gerçekliği bilinmeyen efsanevi bir defineyi aramaya koyuldu. Bu definenin peşinden gitmesinin sebebi, Avarosa kabilesinin eski görkemine kavuşturacağını düşünmesiydi. Grena, Avarosa’nın Tahtı için her şeyi yapıyor ve kabilesini türlü risklere atıyordu.
Bir gün define için izinsiz şekilde başka bir kabilenin bölgesine giren Grena, kabilesindeki birçok kişiyle beraber oracıkta öldü. Savaş yerinden kaçan Ashe, annesinin en son haritasındaki buz dağına doğru yürüdü. Orada Avarosa’ya ait olabilecek bir mezar ve Gerçek Buz’dan yapılma yayını bulan Ashe, savaş yerine geri dönerek annesinin intikamını aldı. Bundan sonra ise batıya doğru yönelmeye başladı.
Ashe batıya doğru ilerlerken Avarosa’nın yayıyla birlikte başıboş “Ocakkanlı (sıradan insanlara verilen isim)” kabilelerini türlü saldırılardan koruyor ve onları esir almak yerine kendi kabilesinin üyeleri yapıyordu. Böylece Freljord’un dört bir yanına pozitif bir ün salan Ashe, insanların aklına şu soruyu da getirmişti: “Efsanevi savaşçı Freljord’u birleştirmek için yeniden mi doğdu?”
Evlilik
Bir yerden sonra artık genişleyen göçebe kabilesinin arasında yemek kıtlığı çıkmaya başlamıştı. Ashe yemek kıtlığını yenmek için hakkındaki efsaneleri kullandı. Güney kabileleriyle anlaşan Ashe, kabilelerini birleştirme ve diğer krallıklara kafa tutabilecek kadar güçlü bir ulus haline getirme sözü verdi. Kabileleri birleştiren ve onların başına geçen Ashe kendini türlü politik entrikaların içinde buldu.
Eğer Freljord’da bir kabilenin başındaki savaş anasıysanız evlenmeniz gerekirdi. Zorla kurduğu kabileler birliğinin bu yüzden dağılmasını istemeyen Ashe, bir eş seçmek zorunda kaldı. Hiçbir tartışmaya yer vermemek için olabilecek en sıradan kişiyle, soyu tükenmekte olan bir dağ klanının başıboş savaşçısı Tryndamere’le sadece çıkarları doğrultusunda bir evlilik yaptı. Her ne kadar başta çıkar evliliği olsa da sonradan bu ikili birbirini gerçekten sevmeye başladı.
Artık Ashe, Freljord’un gördüğü en büyük kabileler birliğinin başında ve kötücül güç Kışın Pençesi’ne karşı her zaman tetikte olmak zorunda.