Madalyonun 2 Yüzü: Esporcu Olmak
Her işin kendine göre zorlukları vardır. Bu zorluklar fiziksel olabileceği gibi zihinsel de olabilir. Sonuçta her iş için aynı efor ya da uğraş sarf edilmiyor. İş değiştikçe uğraş şekli de değişiyor. Ana temayı verdiğimize göre daha da detaylandırmaya başlayalım.
Ülkemizde milyonlarca oyun sever var. Net bir sayısal verimiz yok fakat azımsanmayacak derecede esporcu olmak isteyen kişi de var. Hal böyle olunca bu duruma nasıl bir bakış açısı ile yaklaşmamız lazım inceleyelim dedik. Durum tam olarak madalyonun 2 yüzü şeklinde. Görünen taraf ve buz dağının görünmeyen kısmı.
Madalyonun ilk kısmından ele alalım. Özellikle isim yapabilmiş esporcular için kazanç skalası, diğer mesleklere göre bir miktar daha fazla diye araştırdık. Bu demek değil ki hepsi zengin ya da milyonlar kazanıyorlar ama özellikle yurt dışında oynayan kişiler, kur bazlı kazandığı için kazancı iyi desek yalan olmaz diye düşünüyoruz. Tanınırlık herkes için sevilen bir şey olmayabilir fakat, bir kesim için de ilgi çekici denilebilir. Açtığınız yayınları binlerce kişinin izlemesi gurur ve mutluluk verici olsa gerek. Hoş tarafları elbet daha da arttırılabilir fakat madalyonun öbür tarafını göstermek isteriz.
Öncelikle bu iş, tahmin edilenden çok çok daha zor bir iş. Fiziksel olarak çok zorlu bir iş değil, sonuç olarak madencilik yapmıyorsunuz. Fakat mental tarafa dönünce durum oldukça zorlaşıyor. En basit örnek, saatler boyunca süren antrenmanlar. 10 saat oyun oynamak, üstüne üstlük sadece antreman adı altında bunu yapmak herkesin harcı değil. Dile kolay 10 saat… 6 saat uyuduğunuzu varsayarsak size antrenman dışında sadece 8 saat kalıyor. Ve bunu neredeyse haftanın 6 günü yapıyorsunuz. Çelik gibi irade, çelik gibi mental gerektiriyor.
Bir diğer detay ise kesinlikle çalışmak. Elbet sizden daha yetenekli kişiler ortaya çıkacaktır. Fakat çalışmak böyle değil. Esporcu olmak ve oyuna hakim kalabilmek ve hedeflediğiniz yere çıkabilmek adına kaba tabirle “deli gibi” çalışmanız gerekiyor. Siz çalışmazsanız, sizden daha fazla çalışan kişiler gelir o formayı sizden alır. Bir diğer konu sosyal yaşantı. Az önceki matematikten yola çıkarak, haftanın 6 günü antrenman, 10 saat üzerinden hesaplayın, uykuyu katın, yemek yemeyi katın, insanı ihtiyaçlarınızı katın… Geriye kaç saat size kalıyor? Dışarı çıkıp dolaşabilmek adına kaç saat kalıyor? En başta da dediğimiz gibi mentalinizi bir hayli korumalısınız.
Sadede gelecek olursak, esporcu olmak imkansız değil fakat yolunuz uzun. Zaten yetenekliyim diyerek çalışmazsanız başarısız olma ihtimaliniz çok yüksek. Kolay görüp ciddiye almazsanız başarısız olma ihtimaliniz çok yüksek. İşinizi ciddiye alıp, çalışarak, hedefinize kitlenmiş şekilde devam ederseniz neden olmasın? Yolunuz açık olur umarız…
